2025 Audi SQ6 e-tron İncelemesi: Yolda Güç, Şarjda Sorun

2025 Audi SQ6 e-tron İncelemesi: Yolda Güç, Şarjda Sorun

“S” logosuna sahip Audi modelleri, spor otomobillerin heyecanını lüks ve konforla harmanlayarak özel bir yere sahip. Bu ailenin en yeni üyelerinden 2025 Audi SQ6 e-tron, markanın elektrikli SUV segmentindeki en iddialı temsilcisi olarak karşımıza çıkıyor. Yeni Porsche Macan 4S ve Mercedes-AMG EQE 53 gibi dişli rakiplerle yarışacak olan bu model, bir haftalık test sürüşü boyunca beni hem yolda coşturup hem de şarj istasyonlarında sinirlendirmeyi başardı.

SQ6 e-tron, performansıyla adının hakkını veriyor. Launch Control (Kalkış Kontrol) ile 510 beygir gücüne ulaşan çift elektrikli motoru ve 580 Nm torkuyla 0’dan 100 km/s hıza sadece 4.3 saniyede ulaşıyor. Bu, 2.425 kg ağırlığındaki bir SUV için gerçekten etkileyici bir değer. PPE (Premium Platform Electric) mimarisi sayesinde 800 voltluk elektrik altyapısına sahip olan araç, ideal koşullarda 270 kW’a kadar hızlı şarjı destekleyerek pilini yüzde 10’dan yüzde 80’e sadece 21 dakikada doldurabiliyor. WLTP standartlarına göre 568 km menzil sunan araç, sürüş dinamikleri açısından da beklentileri karşılıyor. Yol tutuşu, direksiyon tepkileri ve fren sistemi, bir Audi S modelinden beklenecek düzeyde başarılı. Dinamik sürüş modunda duyulan uzay gemisi benzeri ses efekti ve hız arttıkça büyüyen hız göstergesi gibi detaylar, sürüş keyfini artıran küçük sürprizler olarak öne çıkıyor.

Ancak her mükemmel görünen hikayenin bir de gölge yanı var. Yüksek performansına rağmen, SQ6 e-tron’un verimliliği bekleneni veremiyor. Test sürüşü boyunca en verimli sürüş modunda bile ortalama 22.4 kWh/100 km gibi yüksek bir tüketim değeriyle karşılaştım. Bu da aracın gerçek dünya menzilini 450 km civarına düşürüyor. Bununla birlikte, test aracında karşılaştığım, özellikle soğuk havalarda gazdan ayağımı çektiğimde ve frene dokunduğumda arkadan gelen mekanik “takırtı” sesi gibi küçük ama rahatsız edici detaylar, gelişim aşamasında gözden kaçan kusurları ortaya koyuyor. Ayrıca, aracın bazı sürücü destek sistemlerinde yaşanan ani frenleme sorunları da kullanıcı güvenini sarsabilecek nitelikte. Kabin içinde üç büyük ekranın domine ettiği modern ve lüks tasarım, koltuk havalandırması gibi bazı özelliklerin eksikliği veya kapı içlerindeki sert plastik gibi maliyet odaklı tercihlerle gölgeleniyor.

Tüm bu detaylara rağmen, SQ6 e-tron performans, teknoloji ve pratiklik açısından segmentinde güçlü bir oyuncu olduğunu kanıtlıyor. Ancak Audi’nin bu küçük sorunları gidererek ve şarj altyapısını daha sorunsuz hale getirerek elektrikli deneyimi daha da kusursuzlaştırması gerekiyor. Bu sayede, sadece yollarda değil, şarj istasyonlarında da kullanıcıların yüzünü güldürebilir.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir