Honda’nın Bu Geleceğin Elektrikli Motosiklet Tasarımını Görünce Şaşıracaksınız

Honda’nın Bu Geleceğin Elektrikli Motosiklet Tasarımını Görünce Şaşıracaksınız

Honda’nın EV Outlier Concept modeli, elektrikli motosikletlerin bugüne kadar pek dokunulmamış tasarım ve mühendislik potansiyelini ortaya koymayı hedefleyen çarpıcı bir çalışma olarak öne çıkıyor. Günümüzün elektrikli motosikletleri hâlâ içten yanmalı motor döneminin şekil ve mimari kalıplarına sıkı sıkıya bağlıyken, Honda bu konsept ile tamamen yeni bir tasarım felsefesinin mümkün olduğunu gösteriyor. Japonya Mobilite Fuarı’nda sergilenen EV Outlier, doğrudan üretime girmesi planlanan bir model olmasa da gelecek 10 yıl içinde elektrikli Honda motosikletlerinde kullanılacak teknolojilerin ön izlemesi niteliği taşıyor.

Konseptin arkasındaki ekip, Honda’da tasarım fikirlerini üretime uygun üç boyutlu çalışmalara dönüştüren Yuya Tsutsumi liderliğinde oluşturulmuş. Bu nedenle EV Outlier, radikal çizgilere sahip olmasına rağmen gerçekçilikten uzak bir tasarım değil. İçten yanmalı motorun gerektirdiği hacim, yakıt deposu veya egzoz gibi kısıtların ortadan kalkması, tasarımcıların alışılmış oranları yeniden düşünmesine olanak sağlamış. Tsutsumi’nin açıkladığı gibi, motosiklet dünyasında yıllardır kabul gören “güzel oranlar” anlayışı kasıtlı biçimde terk edilmiş; elektrikli bir motosikletin avantajlarını öne çıkarmak için dingil mesafesi, yükseklik ve oturma pozisyonu defalarca yeniden değerlendirilmiş.

modelde yer alan ultra düşük koltuk yüksekliği ve ayakların öne uzandığı sürüş pozisyonu, motosikletin uzun siluetini vurgularken geleneksel spor veya naked segmentleriyle benzerlik taşımayan özgür bir duruş sunuyor. Gövde içinde motor bulunmadığından batarya paketi şasi altına konumlandırılmış. Bu sayede ağırlık merkezi düşmüş, ön ve arka tekerleğe yerleştirilen göbek motorları ise iki tekerlekten çekişi mümkün kılmış. Güç, ihtiyaca göre bağımsız biçimde her tekerleğe aktarılabiliyor ve her iki motor aynı anda kullanıldığında hızlanma kabiliyeti ciddi şekilde yükseliyor. Sistem ayrıca her iki tekerlek üzerinden güçlü rejeneratif frenleme sağlayarak menzilin uzamasına katkıda bulunuyor.

Honda’nın 2030’larda daha hafif, daha kompakt ve yüksek enerji yoğunluklu katı hal bataryalar kullanacağı daha önce duyurulmuştu. EV Outlier’da görülen nispeten küçük boyutlu batarya paketi de muhtemelen bu vizyonun bir yansıması. Göbek motorlar ise aktarma organlarını ortadan kaldırdığı için verimliliği artırıyor; zincir, kayış veya şaft gerekmemesi bakım ihtiyacını azaltırken, motosikletin mekanik kayıplarını da minimuma indiriyor. Ön tekerlekte kullanılan Buell tarzı jant çevresine konumlandırılmış fren diski ise hem görsel bir ayrışma sağlıyor hem de ağırlık dağılımını etkileyerek daha modern bir yapı sunuyor.

konseptin en dikkat çekici unsurlarından biri de şeffaf gövde panelleri. Honda’nın seri üretim WN7 modelinde kullanılan yarı saydam kanatçıklardan ilham alan EV Outlier, bu yaklaşımı çok daha ileri taşıyor. Tamamen şeffaf ön kaplama ve alt panel, hem aerodinamik verimliliği artırıyor hem de elektrikli bir motosikletin iç mimarisini açık şekilde gösteriyor. Üstelik bu kaplamalar süspansiyonla birlikte hareket ederek ön lastiğe yakın şekilde konumlanıyor ve hava akımının motosikletin gereksiz bölgelerine girmesini engelliyor.

EV Outlier, yakın dönemde showroomlarda görmemiz çok mümkün olmayan bir çalışma olsa da Honda’nın gelecekte hangi tasarım öğelerine yatırım yapacağını net şekilde ortaya koyuyor. İki tekerlekten çekiş, düşük ağırlık merkezi, göbek motorlar, bakım ihtiyacını azaltan aktarma organı çözümleri ve şeffaf aerodinamik yüzeyler gibi yenilikler, elektrikli motosikletlerde yeni bir tasarım döneminin işaret fişeği niteliğinde.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir