Honda, kısa süre önce Avrupa’da yeni CB1000F’nin üretim versiyonunu tanıttı. Ben de çıplak motosikletleri, hele retro dokunuşlu olanları severim; fakat kimi sürücüler için retro tarz bir selefren veya ön fairing, hem görsel olarak çekici hem de uzun yol için daha kullanışlı olabiliyor. İşte Proto custom atölyesi tam da bu noktadan esinlenmiş: klasik Honda tasarımlarına bakarak yeni CB1000F’ye geçmişten tanıdık bir fairing yorumlaması eklemiş.
Proto’nun referans noktalarından biri, Honda’nın efsanevi CB750F Integra’sı. Fikir basit: yeni CB1000F’nin modern çizgilerini, geçmişin ikonik hatlarıyla harmanlamak. Ortaya çıkan Bol d’Or 2 Custom Concept, birebir kopya olmaktan ziyade klasikten ilham alan, çağdaş bir yeniden yorum olarak duruyor. Bence bu yaklaşım, “tam aynısı olmasın, ama ruhu taşısın” isteyenler için daha çekici.
Görsel karşılaştırmada farklar net: detaylar özgün değil ama amaç da birebir replika değil — modern mühendislik ve güvenlik donanımı korunurken estetik bir geri dönüş sunmak. Özellikle uzun yol planları yapanlar için fairing’in rüzgâr koruması büyük artı sağlar; aynı zamanda çağdaş fren ve süspansiyon performansından vazgeçilmemesi önemli.
Proto’nun tasarımında dikkat çeken diğer noktalar arasında hafifçe dumanlı ön cam tercihinin güncel plastik formulasyonları sayesinde daha iyi yaşlanma gösterebileceği umudu ve jantlarda magnesium görünümünü anımsatan mat finisajın verdiği sınıf hissi yer alıyor. Ayrıca, Akrapovič egzoz gibi kaliteli bir sistemin eklenmesi de bisiklete hem performans hem de görsel değer katıyor.
Sonuç olarak, Proto’nun Bol d’Or 2 yorumu yeni CB1000F ailesine hoş bir alternatif sunuyor: klasik çizgilerden ilham almış, fakat modern teknolojiyi ve sürüş güvenliğini geri plana atmayan bir yorum. Senin fikrin ne yönde? Bu tür modern-klassik sentezlerini başarılı buluyor musun — yoksa çıplak, saf haliyle CB1000F’yi mi tercih edersin?
Leave a Reply