Tıpkı eski fotoğraflarımıza bakıp saç stilimize, kıyafetlerimize veya zamanındaki “çılgın” kararlarımıza anlam veremediğimiz gibi, otomobiller de zamanla yaşlanıyor ve bazı özellikleri onları anında “eski” hissettiriyor. Bir zamanlar modern ve havalı sayılan detaylar, aradan geçen yılların ardından nostalji ve hatta hafif bir utanç kaynağına dönüşebiliyor.
Peki, bir otomobile baktığınızda veya içine oturduğunuzda, onun artık “yaşını başını almış” olduğunu hemen ele veren o tek bir özellik veya tasarım detayı nedir? Aslında tek bir şeyden bahsetmek zor, genellikle birkaç unsurun birleşimi arabanın zamanın tozlu raflarındaki yerini belli eder. Ancak bazıları var ki, adeta “Ben falanca yıldan geliyorum!” diye bağırır.
Zamanın Eskittiği Dijital ve Fiziksel Detaylar:
Otomobilleri anında yaşlandıran unsurların başında genellikle teknoloji gelir. Günümüzdeki devasa, yüksek çözünürlüklü ve akıcı bilgi-eğlence ekranlarının yanında, sadece birkaç yıl öncesinin küçük, dokunmatik hassasiyeti düşük ve menüleri karmaşık ekranları anında demode hissettirir. Tesla’nın büyük ekranları yaygınlaştırmasından yıllar sonra bile birçok araçtaki minik ekranlar, bugünün standartlarına göre oldukça ilkel kalır.
Teknoloji dışında malzeme seçimleri de bir otomobilin yaşını ele verebilir. Özellikle 70’ler, 80’ler ve hatta 90’lardaki bazı modellerde popüler olan sahte ahşap kaplamalar, gösterişli ve deseni abartılı kumaş döşemeler veya zamanla çatlamış, solmuş plastik konsollar, aracın “Malaise Era”sından veya benzer bir dönemden geldiğini hemen hissettirir. Bir zamanlar lüks göstergesi sayılan bu detaylar, günümüzde retro veya eskimiş olarak algılanır.
Tasarım Unsurları da Yaşlandırır:
İç mekanla sınırlı kalmayan yaşlanma belirtileri dış tasarımda da kendini gösterir. Örneğin, bir dönem çok moda olan bölmeli (segmented) LED stop lambaları veya sahte projektör mercekli far tasarımları, o dönemin karakteristik özelliğidir ve aracı net bir şekilde tarihlendirir. Toyota Altezza tarzı gümüş zeminli şeffaf stop lambaları da birçok markada kullanılmış ve artık o dönemin bir simgesi haline gelmiştir.
Jant tasarımları da bir aracın yaşını ele verme konusunda oldukça başarılıdır. Dar telli jantlar, krom kaplama alaşımlar veya 17 inçten daha küçük çaplı jantlar, günümüzün büyük ve gösterişli jant trendlerinin yanında eski durabilir. Benzer şekilde, otomobil üreticilerinin zamanla güncellediği logo ve arma tasarımları da eski modelleri park yerinde babanızın 2004 model Bluetooth kulaklığı gibi sırıtan bir obje haline getirebilir.
Peki, sizin için bir otomobili anında yaşlandıran, gördüğünüzde aklınıza hemen “eski” fikrini getiren o özellik nedir? Belki bir zamanlar çok sevdiğiniz ama şimdi gördüğünüzde yüzünüzde hafif bir tebessüm veya “Acaba neden böyle bir şey yapmışlar?


















Leave a Reply