GM Ay Aracı Geliştiriyor: Yeni Nesil Bataryalar Ay Görevine Hazır

GM Ay Aracı Geliştiriyor: Yeni Nesil Bataryalar Ay Görevine Hazır

Elektrikli araç batarya teknolojisinin son 50 yılda ne kadar ilerlediğini anlamak için NASA’nın Apollo programındaki ay aracının hikayesine bakmak yeterli.

31 Temmuz 1971’de, Neil Armstrong ve Buzz Aldrin’in Ay’a ilk adım atmasından iki yıl sonra, Apollo 15 astronotları David Scott ve James Irwin bir başka ilke imza attı. Boeing, General Motors ve diğerlerinin geliştirdiği batarya destekli Lunar Roving Vehicle sayesinde Ay’da ilk kez araç kullandılar. GM, aracın tekerleklerini, motorlarını ve süspansiyon sistemini sağlamıştı.

Bu araç, astronotların ağır uzay kıyafetleriyle Ay yüzeyinde 10 kilometreye kadar uzaklaşabilmelerini sağladı. Böylece, daha çeşitli toprak ve kaya örnekleri toplayabildiler. Önceki görevlerde astronotlar yalnızca birkaç yüz metre uzağa gidebiliyordu.

Aracın gücünü iki adet 36 voltluk, yeniden şarj edilemeyen gümüş-çinko potasyum hidroksit bataryası sağlıyordu. Dönem için etkileyici bir teknoloji olsa da, bu bataryalar şarj edilemedikleri ve sıcaklığa karşı hassas oldukları için menzili ciddi biçimde sınırlıydı. Apollo 15 aracı 27,8 km, Apollo 16 aracı 26,7 km, Apollo 17 aracı ise 35,9 km yol kat edebilmişti.

Yeni Ay görevi: Gelişmiş batarya teknolojisiyle geri dönüş

Yarım yüzyıl sonra NASA yeniden Ay’a dönmeye hazırlanıyor. Ajans, yeni Lunar Terrain Vehicle (LTV) konseptleri geliştirmek için üç farklı ekibe sözleşme verdi. Bu ekiplerden biri — Lunar Outpost liderliğinde — General Motors’un da yer aldığı konsorsiyum. GM, ABD’nin en büyük otomobil üreticisi, ikinci büyük elektrikli araç üreticisi ve batarya Ar-Ge’sinde öncü bir marka olarak projede kritik rol oynuyor.

Bugün GM’in ABD’deki tüm elektrikli modelleri — Chevrolet Equinox EV’den GMC HUMMER EV’ye kadar — yüksek nikel içerikli NCMA (nikel, kobalt, mangan, alüminyum oksit) bataryalarla çalışıyor. Bu bataryalar yüksek enerji yoğunluğu, uzun ömür, yüksek güç çıkışı ve geniş sıcaklık aralığı sunuyor. GM, LTV konseptinde bu teknolojinin özel bir varyasyonunu kullanıyor.

Son dönemde GM, lityum-manganez zengin (LMR) ve lityum-demir-fosfat (LFP) bataryaların da ticari üretimine geçeceğini duyurdu. Bu sayede daha uzun menzilli ve uygun fiyatlı elektrikli araçların önü açılacak.

GM Batarya, Tahrik ve Sürdürülebilirlik Başkan Yardımcısı Kurt Kelty, “Batarya teknolojisi gerçekten Ay’a gidip geri döndü.” diyerek şunları ekliyor:

“Bu sektörde 30 yılı aşkın süredir çalışıyorum. İlk başladığımızda video kameralar ve dizüstü bilgisayarlar için bataryalar geliştiriyorduk. Şimdi tek şarjla 800 kilometre yol giden dev elektrikli kamyonlar üretiyoruz. Teknolojinin geldiği nokta inanılmaz.”

Nitekim GM mühendislerinin son testinde, 2026 Chevrolet Silverado EV Max Range Work Truck tam şarjla 1.059 kilometre yol kat etti.

Yeni nesil ay aracı, önceki modellere kıyasla çok daha yüksek batarya kapasitesine ve menzile sahip olacak. Ayrıca 14 gün süren, -200°C’ye kadar düşen sıcaklıklarla dolu Ay gecesinde çalışabilecek şekilde tasarlandı. Aracın toplam ömrü 10 yıla kadar uzayacak ve hem insanlı hem insansız görevlerde kullanılabilecek.

GM, bu projede yalnızca batarya ve güç sistemlerinden değil, aynı zamanda araç şasisi, süspansiyonu ve otonom sürüş sistemlerinden de sorumlu. Bataryalar, tıpkı GM’in yeryüzündeki elektrikli araçlarında olduğu gibi, doğrudan şasiye entegre edilecek. Bu da daha düşük ağırlık merkezi ve daha iyi denge kontrolü anlamına geliyor.

GM Batarya Sistem Mimarisinden Sorumlu Müdür Madhu Raghavan, yeni LTV bataryalarının NCMA temelli olduğunu ancak önemli iyileştirmeler içerdiğini belirtiyor. Ay’da şarj istasyonu olmadığı için bu bataryalar son derece dayanıklı olmalı. Bu nedenle hücre arızalarında bile çalışmaya devam edebilen, ısıtma elemanlarıyla donatılmış ve kalın yalıtımlı sistemler geliştirildi. Bataryaların en az 10 yıl dayanması ve 30.000 km — yani orijinal ay aracının yaklaşık 1000 katı — menzil sunması bekleniyor.

Üretim aşamasında “son derece hassas lazer kaynak” ve “termal tarama” yöntemleriyle her kaynak noktası mikroskobik seviyede inceleniyor. Bu teknoloji, GM’in dünyadaki elektrikli araçlarında da kullanılan yüksek güvenilirlikli batarya üretim tekniklerinden uyarlanmış.

Yeni ay aracı, otonom olarak görev yapacağı dönemlerde Ay yüzeyini detaylı biçimde haritalayacak. Bu veriler, astronotların daha sonra “Super Cruise” benzeri otonom sürüş desteğiyle güvenli biçimde seyahat etmelerini sağlayacak. NASA’nın yıl sonuna kadar hangi rover konseptlerinin bir sonraki aşamaya geçeceğini açıklaması bekleniyor.

GM Defense Büyüme ve Strateji Başkan Yardımcısı Dr. Bruce Brown konuyu şöyle özetliyor:

“Ay’a dönüş ülkemiz için büyük bir gurur kaynağı. Astronotlarımızı Ay yüzeyinde güvenli biçimde taşıyacak bir araç geliştirmek olağanüstü bir sorumluluk. Bu proje, GM Defense’in elektrikli ve otonom sistemler konusundaki çalışmalarına da ciddi ivme kazandıracak.”

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir