Maserati, GranTurismo ve GranCabrio üretiminin yeniden Modena’daki tarihi merkezine taşınmasını, markanın ruhunu yansıtan iki özel modelle kutluyor. Bu modeller, Maserati’nin artık sadece V8 motorlara bağlı kalmadan da görkemli ve karakterli araçlar üretebileceğini kanıtlıyor.
Maserati uzun yıllar boyunca V8 motorlarıyla özdeşleşmişti, ancak elektrikli dönüşüm süreciyle birlikte marka artık modern güç üniteleriyle aynı duyguyu yaşatabileceğine inanıyor. Yeni tek seferlik (one-off) GranTurismo ve GranCabrio modelleri, bu felsefenin vücut bulmuş hali olarak karşımıza çıkıyor.
Modeller, Maserati’nin Özel Araçlar Programı (Fuoriserie) kapsamında üretildi. Tasarım detaylarında tamamen el işçiliği kullanılırken, iç mekânda markanın klasik lüks dokunuşları modern malzemelerle harmanlandı. Maserati, bu iki aracın sadece “birer otomobil değil, Modena mirasının birer sanat eseri” olduğunu vurguluyor.
GranTurismo ve GranCabrio’nun bu özel versiyonları, daha sessiz ama aynı derecede etkileyici bir sürüş deneyimi sunmayı hedefliyor. Markanın ifadesine göre, Maserati’nin imzası olan “duygusal ses ve performans” unsurları artık yalnızca silindir sayısıyla tanımlanmıyor — mühendislik, akustik ve tasarım uyumuyla da hissediliyor.
Bu adım, Maserati’nin gelecekteki elektrikli GranTurismo Folgore gibi modellerine geçiş sürecini hızlandırırken, markanın köklü tarihini de modern döneme başarıyla taşıdığını gösteriyor.


















Leave a Reply