Octavia Konsepti: Skoda Tasarımının Sınırlarını Zorluyor

Octavia Konsepti: Skoda Tasarımının Sınırlarını Zorluyor

Skoda CEO’su Klaus Zellmer’in açıklamalarına göre, bir sonraki nesil Octavia station wagon’u ön izleyecek yeni bir konsept otomobil, markanın yeni tasarım dönemine girerken “çok konuşulacak ve tartışmalara yol açacak” bir etki yaratacak. Zellmer, bu konseptin Skoda’nın tasarımında “bir ileri adım” olacağını ancak yine de “açıkça bir Skoda olarak tanınabilir” kalacağını belirtti.

Eylül ayındaki Münih otomobil fuarında tanıtılacak olan bu station wagon konsepti, muhtemelen Volkswagen Grubu’nun mevcut MEB mimarisini takip eden yeni nesil elektrikli otomobiller için tasarlanan yaklaşan SSP platformunu temel alacak. Mevcut MEB platformu, alçak sedan ve station wagon modelleri için pek uygun değilken, SSP platformu hem alçak otomobillere hem de crossover’lara uygulanabilecek. SSP platformunda sunulacak yeni nesil otonom sürüş özellikleri de Skoda için oldukça çekici.

Yeni Octavia konsepti, markanın “marka imajını ve hedefini daha da geliştirmesine” yardımcı olacak, ancak aynı zamanda “kökenlerimize sadık kalacak” ve markanın ana akımın dışına çıkma çabası olmayacak. Konseptin üretim versiyonunun bu on yılın sonuna kadar piyasaya sürülmesi beklenmiyor. Ancak Zellmer, elektrikli station wagon’un, markanın eksiksiz bir güç aktarma organı yelpazesi sunmaya devam etmesini sağlamak için mevcut içten yanmalı motorlu modelin güncellenmiş bir versiyonuyla birlikte satılmasının bir seçenek olduğunu ima etti.

Zellmer, “Piyasada iki aracı paralel olarak sunmamız için yeterli hacim var. Her şey müşteri eğilimine, özellikle filo pazarındaki duruma bağlı. Tüm yolları açık tutacağız” dedi.

Octavia’nın bir plug-in hibrit versiyonu da, bu pazardaki canlanmanın ardından yeniden piyasaya sürülecek. Zellmer, Fabia, Scala ve Kamiq modellerine yapılacak olan makyajın, onları Euro 7 emisyon düzenlemelerine uygun hale getirerek “2030’dan sonra da satışta kalmalarını” sağlayacağını doğruladı. Bu, daha önce bu modelleri aşamalı olarak kaldırma ve yerlerine gelecek yıl çıkacak olan yeni Epiq giriş seviyesi elektrikli otomobille değiştirme kararının tersine çevrilmesi anlamına geliyor.

Zellmer, elektrikli otomobiller ile içten yanmalı motorlu otomobiller arasında artık “fiyat eşitliği olduğunu ancak maliyet eşitliği olmadığını” belirtti ve EV geliştirmenin temel odağının maliyetleri mümkün olduğunca düşürmek olduğunu vurguladı.

Önümüzdeki yıl piyasaya sürülecek bir diğer yeni elektrikli Skoda, yedi koltuklu Vision 7S konsept otomobilinin üretim versiyonu olacak ve markanın yeni “amiral gemisi” olacak. Zellmer, aracın adı üzerinde hala çalıştıklarını, ancak şirket içinde geniş iç hacmi nedeniyle “Space BEV” olarak adlandırıldığını söyledi.

Bunun ardından Zellmer, Skoda’nın “portföyümüzün zirvesinde” olacağını ve başka modellerin tanıtılmasının pek olası olmadığını belirtti. Buna “bir cabrio gibi kalplere hitap eden” hiçbir model dahil değil, çünkü Zellmer “tamamen pazarın büyük kısmını kapsayan portföyümüze odaklanıldığını” ifade etti. Zellmer ayrıca “Yeti’yi tekrar görmeyi çok isterim, çünkü bence o araba harika bir karaktere, iyi bir isme ve sadık bir tabana sahip”, ancak böyle bir model yapma planı yok. Skoda’nın ticari araç piyasasına girme planları da bulunmuyor.

Ancak, Zellmer, Hindistan-Birleşik Krallık ticaret anlaşmasının bir parçası olarak Hindistan’da üretilen Kushaq gibi modelleri Birleşik Krallık’a getirme potansiyeli olduğunu ve “Hindistan’daki üretim maliyeti ve kalite standartlarının maliyet rekabetçiliği ve ölçek kullanımında bir fırsat sunduğunu” söyledi. Ancak Zellmer, bu seçeneğin uygulanabilir olması için Skoda’nın mevcut modelleriyle çok fazla örtüşme olabileceğini kabul etti.

Skoda için bir diğer proje de sadece Volkswagen Grubu için içten yanmalı motorların geliştirilmesine liderlik etmekle kalmayıp, aynı zamanda Octavia gibi modellere temel oluşturan MQB mimarisinin sürekli geliştirilmesidir, çünkü bu mimari içten yanmalı motorlarla yakından ilişkilidir. Bu mimarinin geliştirilmesi için henüz bir bitiş tarihi belirlenmedi ve gelecekteki yatırım düzeyi, CO2 mevzuatının nasıl gelişeceğine bağlı olacak.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir